YASEMİN ÖZKAN

Hakkımda

Klinik Psikolog Yasemin Özkan, 2020 yılında Ankara Üniversitesi Psikoloji Bölümü’nden mezun olmuştur. Lisans eğitimi süresince, üniversitelerin laboratuvarlarında araştırmacı olarak ve Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı’nda staj yaparak uygulamalı deneyim kazanmış; ayrıca dezavantajlı çocuklara yönelik çeşitli sosyal sorumluluk projelerinde gönüllü olarak görev almıştır. Akademik çalışmalara aktif olarak katılmış ve lisans bitirme tezi olarak “Oksitosinin Organizasyonel Etkileri: Kadınlarda Duygu Tanımanın Menstrual Döngüye Bağlı Olarak İncelenmesi” başlıklı araştırmayı tamamlamıştır. Bu çalışmasında duygu tanıma süreçlerini nörobiyolojik bir perspektiften ele alarak, deneysel bir araştırma yürütmüştür.

2022 yılında Antalya Bilim Üniversitesi Klinik Psikoloji Yüksek Lisans programına tam başarı burslu olarak yerleşmiş, ek olarak master eğitimi boyunca Tübitak yurt içi yüksek lisans başarı bursuyla desteklenmiştir. Klinik yüksek lisans sürecinde kuramsal eğitiminin yanı sıra uygulamalı çalışmalarda da yer almış, süpervizyon eşliğinde erişkinlerle bireysel psikoterapi ve değerlendirme çalışmaları gerçekleştirmiştir. Yüksek lisans eğitimi kapsamında, “Erişkin Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu Olan Bireylerin Rorschach Testi Aracılığıyla Değerlendirilmesi” başlıklı tez çalışmasıyla psikodinamik değerlendirme alanındaki klinik bilgisini derinleştirmiştir.

Meslek hayatına Terapi Tıp Merkezi’nde erişkin bireylerle psikoterapi çalışmaları yürüterek başlamış, bu süreçte psikodinamik temelli görüşmelerin yanı sıra çeşitli objektif ve projektif test uygulamaları gerçekleştirmiştir. Ardından çocuk ve ergen psikiyatri biriminde görev alarak, gelişimsel değerlendirme, tanılama ve psikolojik test uygulamaları alanında çalışmıştır.

Hem çocuk hem de erişkin bireylerle psikanalitik kuram temelinde çalışmakta; terapötik süreci, bireyin iç dünyasını, bilinçdışı dinamiklerini, ilişkisel örüntülerini ve duygulanımlarını merkeze alan bir anlayışla yapılandırmaktadır. Terapi sürecinin dışında, özellikle farklı uzmanlardan gelen yönlendirmeler doğrultusunda talep edildiğinde, bireyin ruhsal işleyişine ilişkin bilinçdışı çatışmalar, duygulanımsal düzenleme biçimleri, nesne ilişkileri ve benlik bütünlüğü gibi alanları değerlendirmek amacıyla Rorschach, TAT, CAT ve Çocuk Çizim Testleri gibi projektif test uygulamaları yapmaktadır.

Mesleki gelişimini sürdürmek amacıyla psikanalitik kuram, projektif testler ve psikopatoloji alanlarında çeşitli eğitim, seminer ile bireysel ve grup süpervizyonlarına düzenli olarak katılmaktadır. Bir yandan, İstanbul Psikanaliz Derneği bünyesindeki bir psikanalist eşliğinde divan sürecinde psikanaliz yolculuğunu sürdürmektedir.

Antalya’da çocuk/aile ve erişkinlerle yüz yüze çalışmalarına devam etmektedir.

Katıldığı Mesleki Çalışmalar;

Bireysel analizine devam etmektedir

Bireysel süpervizyonlarına devam etmektedir

Psikanalitik deneysel okumalar atölyesi, Sanat Kritik, Aynalı Geçit.

Psikanalistlerle Çocuk ve Ergen Söyleşileri, Defterleri Temize Çekiyoruz, Yapı Kredi Kültür Sanat-Loca

İnsan Çizimlerinin Projektif Değerlendirilmesi, Psikanalist& Klinik Psikolog Funda Akkapulu

Erişkin Rorschach ve TAT testi, Formasyonda Psikanalist & Dr. Öğr. Üyesi Ayşe Elif Yavuz Sever

Çocuk ve Ergen Psikolopatolojileri Seminerleri- ÇAGEV, Prof Dr Levent Kayaalp, Dr. Elif Erol, Prof. Dr. Burak Doğangün

Dinamik Psikoterapi, Antalya Bilim Üniversitesi-Kuramsal Dr. Mehmet Yumru, Süpervizyon Dr. Kli Psk.Leyla Alma

Temel Varoluşçu Analiz Eğitimi, Varoluşçu Akademi- Dr. Kli Psk. Ferhat Jak İçöz

Objektif Testler :WISC-IV (Çocuklar İçin Zeka Testi)

AGTE (Ankara Gelişim Tarama Envanteri)

Özgül Öğrenme Güçlüğü Bataryası

MMPI

150+

15

Güvenilir Destek

Uzmanlık Alanı

Senin Hakkında

Hayat bazen ağır gelir. İçinden çıkılması zor acılar, kayıplar, özlemler ya da adını koyamadığınız bir huzursuzluk sizi sarabilir. Böyle anlarda yardım istemek kolay değildir—çünkü yaralarınızı görünür kılmak, cesaret ister.

Bazen bir çıkış yolu yokmuş gibi hissedersiniz. Ne yöne gideceğinizi bilemezsiniz. Bu karmaşanın içinde, konuşmanın, acınıza dokunmanın iyileştirici olabileceğine inanmak güçleşebilir. Ancak, kendimizi en çok kaybolmuş hissettiğimiz zamanlarda, biriyle kurulan güvenli ve yargısız bir ilişki, iyileşmenin ilk adımını oluşturabilir.

İnsan, kendi acısıyla yüzleşmeye gönüllü olduğunda, dönüşüm için bir alan açılır. Bu yüzleşme; yalnızca yüklerden arınmak değil, aynı zamanda içsel kaynaklarla yeniden temas kurmak anlamına gelir. Kendi benliğinizle, yaşamınızın size ait yönüyle bağ kurdukça, yol da kendiliğinden belirmeye başlar.

Psikoterapi, bu içsel yolculukta size eşlik eden bir süreçtir. Yaşamın karmaşıklığında yönünüzü bulmanıza, benliğinizle daha sahici bir bağ kurmanıza alan açar. Zamanla, yüklerin yerini anlam, yönsüzlüğün yerini içsel bir pusula alabilir.

Bu yolculukta sizi birlikte yürümeye davet ediyorum.

Psikanalitik Psikoterapi Hakkında

                                                                            Psikanalitik Psikoterapi Nedir?

Psikanalitik psikoterapi, bireyin ruhsal yaşantısını derinlemesine anlamaya yönelik, uzun soluklu ve söze dayalı bir çalışmadır. Bu yaklaşım, insanın yalnızca bilinçli düşüncelerini değil, davranışlarını yönlendiren bilinçdışı süreçleri de anlamaya odaklanır. Duygulanım, düşünce, eylem ve ilişkilenme biçimleri çoğu zaman bastırılmış çatışmaların, çocukluk yaşantılarının ve erken dönem nesne ilişkilerinin izlerini taşır.

Psikanalitik çalışmada amaç, bu tekrar eden örüntülerin tanınması, kişinin kendine ve başkalarına dair algısında derinleşmesi, bastırılmış olanın söze dökülerek düşünülür hale gelmesidir. Bu süreçte birey, yalnızca şikâyetlerine değil, aynı zamanda bu şikâyetlerin ardındaki anlamlara da yönelir.

Terapi süreci, terapist ile danışan arasında kurulan sabit ve güvenli bir çerçevede ilerler. Bu çerçeve, ruhsal olanı birlikte düşünmeye imkân tanır. Seanslarda bireyin geçmiş yaşantıları ile bugünkü ilişkisel dinamikleri arasındaki bağlara, savunma düzeneklerine, aktarım ve karşıaktarım süreçlerine dikkat edilir.

Psikanalitik psikoterapi, özellikle içsel sıkışmışlık hissi, tekrarlayan ilişki sorunları, duygusal iniş çıkışlar, anlam arayışı, kaygı ve yetersizlik duyguları yaşayan bireyler için işlevsel bir çerçeve sunar. Amaç, yalnızca semptomların giderilmesi değil, ruhsal işleyişin yeniden düzenlenmesine ve daha tutarlı bir benlik deneyimine alan açmaktır.

Bu yaklaşım, kapsamlı kuramsal formasyon, süpervizyon ve bireysel analiz sürecini içeren bir eğitimden geçmiş ya da geçmekte olan psikanalitik terapistler tarafından uygulanmaktadır.

                                                                            Psikanalitik terapi ne kadar sürer?

Psikanalitik terapi, genellikle haftada 1 veya 2 sıklıkla gerçekleştirilen, 45 dakikalık seanslardan oluşan bir süreçtir. Görüşme sıklığı ve süresi, bireyin ihtiyaçlarına göre belirlenir; süreç, kişinin özgün ruhsal yapısına saygılı, sabırlı ve derinlemesine bir anlayışla yürütülür. Bu yaklaşım, yalnızca semptomları hafifletmeyi değil, onları ortaya çıkaran bilinçdışı dinamikleri anlamayı ve dönüştürmeyi amaçlar. Bu nedenle psikanalitik süreç, zaman içinde derinleşen ve kişiye özgü ilerleyen uzun soluklu bir çalışmadır.